17 Mart 2014 Pazartesi

Cork'ta düzenlenen İrlanda Yemek Festivali







Cork şehrine geldiğimizde St. Patrick günü için düzenlenen ve tesadüfen rastladığımız İrlanda yemek festival'ini ziyaret ettik. Daha önceki yazılarımda İrlanda yemek kültürüne az da olsa değinmiş ve geleneksel yemeklerinin ne kadar zayıf olduğundan bahsetmiştim. Bu festivali de gördükten sonra fikrim pek değişmedi diyebilirim. 

Açıkçası, birçoğu Türk damak tadına pek hitap etmiyor. Zaten İrlanda'nın yemek kültürünün büyük bir yüzdesini 'Pork' yani domuz eti oluşturuyor. 'Sausage' denilen yiyecek ise vazgeçilmezleri arasında. Özellikle kahvaltılarında sıkça yerler. 












Eğer Pork ve Pork ürünlerini yemiyorsanız ayrıca Dana, Koyun ve Tavuk gibi hayvanların kesim şekline de (Helal Kesim) dikkat ediyorsanız İrlanda'da bu tür restaurantlar da bulmanız mümkün. Çoğunun kapısında veya tabelasında arapça ve ingilizce olmak üzere 'Helal' yazar. Yazmıyorsa bile garsona sorabilirsiniz size çok kibar bir şekilde evet ya da hayır derler. 
Ama bu restaurantlar İrlanda genelinde diğer restaurantlara göre daha azdır. 
Helal restaurantların başında Pakistan, Türk, Hindistan, İran ve bilimum müslüman ülkesinin mutfağı gelir.
(Daha sonraki yazılarımda bunlardan ayrıntılı olarak bahsedeceğim.)

Eğer seçeneğiniz yoksa ve açsanız ve de Balık seviyorsanız en temizi herhangi bir yerde içiniz rahat bir şekilde Balık yiyebilirsiniz. Ya da Vejeterjan ürünleri, pizzaları ve çorbaları tercih edebilirsiniz. 




















Festivalin içinde göze hitap eden tek stand bu oldu kanımca 'Aran' ismi İrlanda'da Aran İsland'dan geliyor bu arada. Satıcı, Fudge'leri kendi el yapımı olduğunu söyledi. Fudge daha önce tatmadığım birşeydi. Kokusu ve şekilleri eskiden ilkokulda kullandığımız üzerinde Arı Maya resmi olan silgilere benziyordu. Zaten ilk tadına baktığınızda silgi yiyormuşsunuz gibi hissetsenizde genede tadı güzeldi.

















15 Mart 2014 Cumartesi

Irlanda'da St. Patrick's Gunu kutlamalari 2014



Uzun yıllardan beri Dünya'nın bir çok ülkesinde ve özellikle ev sahibi İrlanda'da büyük bir çoşkuyla ve sevinçle kutlanan 17 Mart St. Patrick Günü geldi çattı.
Bu günün diğer bir güzelliği ise işyerlerinin, okulların ve birçok resmi kuruluşun tatil olması. St. Patrick günü cumartesi veya Pazar'a rastlasa dahi ertesi gün gelecek ilk iş günü resmi tatil olarak kabul edilir ve buna 'Bank Holiday' denir.



İrlanda St. Patrick Gününe aylar öncesinden hazırlanmaya başlar. Öncelikle marketlerde St. Patrick ile ilgili çikolatalardan tutunda kıyafetlere kadar aklınıza gelebilecek hemen hemen herşey raflarda yerini alır. Ve son birkaç haftaya gelindiğinde bütün herşey St. Patrick'in sembolü olan yeşil renge ve yoncalara bürünür. 






Dünyanın birçok ülkesinden özellikle Amerika ve Kanada başta olmak üzere birçok kişi St. Patrick Günü kutlamaları için İrlandaya gelir. Bunun sebebi ise Kanada'da ve Amerika'da yıllar önce göç sebebiyle yerleşmiş birçok İrlanda'lı olmasıdır. 

St. Patrick gününde oldukça renkli ve uzun geçit törenleri düzenlenir. En büyük geçit törenleri ise İrlanda'nın beş büyük şehrinde; Dublin, Galway, Limerick, Waterford ve Cork şehirlerinde yapılır. Tabi bu törenleri izlemek için saatler öncesinde yerinizi almanız gerekmektir. İrlanda'nın kendi halkı ve diğer ülkelerden gelen ziyaretçiler sebebiyle kutlamalar oldukça kalabalık olur. Ve İrlanda'nın yıl boyunca genelde yağış aldığını göz önünde bulundurursak ve de bu gösteriyi ön sıralarda izlemek istiyorsak bu bekleyiş oldukça zor ve uzun olacaktır…
Geçen sene bunu tecrübe etmiş biri olarak bu sene evde televizyondan takip etmeyi tercih ettim. Zaten hava da herzaman ki gibi yağmurlu ve de soğuktu.

Dün, yani St. Patrick'ten bir gün önce Cork şehrine gittik. Yaşadığımız yere 211 km. uzaklıkta olup yaklaşık 2 saat 40 dakika kadar sürdü varmamız. Cork St. Patrick kutlamaları için hemen hemen hazırdı. Tüm gün İrlanda'nın yerel gruplarının konserleri ve daha önce görmediğim İrlanda yemek festivali vardı. Şehir oldukça kalabalıktı ve birçok cadde bir gün sonra yapılacak kutlamalar için kapatılmıştı.



Cork İrlanda'nın ikinci büyük şehridir. 
Ve İrlanda'nın güney tarafında kalır. Dublin, Galway ve diğer büyük şehirlere göre daha çok sanayi şehri görünümündedir. Cork'ta Dublin, Limerick gibi ortasından Nehir(River Lee) geçen ve iki kısıma ayrılan bir şehirdir. Nehrin bir tarafı oldukça canlı ve hareketli iken diğer tarafında ki kısım ise bir o kadar sessiz ve ıssızdı. 

Şehir merkezi oldukça hareketli ve birçok alışveriş merkezi vardır. 
Bilinen birçok markayı bulabilmeniz mümkündür. Burada dikkatimi çeken ilk şey şehrin merkezinde birçok Türk Berber'in olmasıydı Hatta çoğu pazar günü bile açıktı. Hoş zaten İrlanda'nın birçok şehrinde ve kasabasında bir çok Türk Berber rastlamanız mümkün. 








Şehrin en önemli ve de yoğunluğun en fazla olduğu St. Patrick caddesidir. 


Resimde görülen Cathedral St. Fin Barre's Cathedral'idir. İrlanda'da her büyük şehir birer Cathedral'e sahiptir. Ayrıca giriş ücreti alınan Cathedral'ler arasındadır.








Cork'tan bahsederken Cork aksanından bahsetmeden geçmek olmazdı. İrlanda'ya ilk geldiğim günlerde ilk duyduğum şeylerin arasında her şehrin ve kasabanın kendine özgü bir aksanının olduğuydu. Hoş bu Türkiyede de böyle lakin İrlanda'da bu gayet keskin bir şekilde farkedilecek kadar fazla ve çok çeşitli. Anlaşılması en zor aksanların başında Cork ve Belfast yani Kuzey İrlanda aksanı gelmekteymiş. 
Cork aksanının farklı ve anlaşılması zor olduğu Cork'lu iş arkadaşımdan biliyorum. Kendisini anlamam uzun zaman aldı ki hali hazırda hala tam olarak anlamış değilim :) kendisi bana üzülmemem gerektiğini ve de onu İrlandadalıların bile hala tam olarak anlayamadığını söylemişti ve öylede zaten:)
Cork aksanı inişli çıkışlı kah yüksek sesli kah alçak sesli oluşuyla diğer İrlanda aksanlarından ayrılır.

Çevreden duyduğuma göre İrlandaya eğitim için gelecek olan Türk öğrenciler İrlanda aksanında zorlanırmıyım diye endişeye kapılırlarmış. Evet ilk başta anlamak zor gelebilir lakin bir müddet geçtikten sonra alışmaya başlıyorsunuz. Fikrimce bu her ülke ve oranın aksanı içinde geçerli. 

Caddeleri teker teker keşfederken Gayda çalan bu abiye rastladık. İrlandanın büyük şehirlerinde birçok sokak çalgıcısı görmeniz mümkün.





Buraya kadar gelmişken yemek yemeden gitmek te olmazdı. Geçen hafta Cork'u ziyaret eden arkadaşlarımızın tavsiyesi üzerine buraya yeni açılan bir Türk restaurantına geldik. Adı 'Nosta' ve kebap çeşitleri dışında Lahmacun ve Pide çeşitleri de var. 









Şehrin merkezinde 'English Market' adında bizde ki Kapalı Çarşı'yı andıran içinde çeşitli ürünler satılan bir pasaj mevcut. Fakat pazar günleri kapalı olduğundan içini dolaşamadık. Artık başka bahara kaldı..




Cork'un merkezinde birkaç kilise, katedral, park ve alışveriş merkezinin dışında fazla gezilecek yer bulamadık fakat Cork'un kasabalarında ve çevresinde fazlasıyla gezilecek güzel mekanlar var geçen sene bizzat tecrübe ettim. Bu listenin en başında 'Blarney Castle' gelmektedir. Geçen sene yazın ziyaret ettiğim bu yeri daha sonraki yazılarımda ayrıca yer vereceğim.





3 Mart 2014 Pazartesi

Rüzgar, Fırtına, Yağmur ve İrlanda


2014 yılına girmemizle beraber İrlanda'da Ocak ve Şubat aylarında yoğun olmak üzere şiddetli fırtınalar yaşandı ve halada ufak çaplı olarak yaşanmaya devam ediyor. Bunun yanında hiçbir zaman bitmek bilmeyen İrlanda yağmurlarınıda unutmayalım.

Geçtiğimiz aylarda oldukça şiddetli bir şekilde esen fırtınalara şahit olduk. Bu yüzden birçok uçak seferi iptal oldu veya hava şartlarından dolayı uçaklar piste oldukça güç bir şekilde inebildi. 
Yıllardır uçakla seyahet eden ve uçak korkusu olmayan biri olarak en son Ocak ayında İrlanda'ya inişimizde en korkutucu tecrübelerimden birini yaşamış oldum. 

İrlanda bu sene daha önceki senelere nazaran daha fazla yağış aldığından neredeyse sel tehlikesi ile karşı karşıya, özellikle en uzun nehirlerinden biri olan Shannon'un bazı kesimlerinde su seviyesinin recor derecede yükseldiğini belirten yetkililer, nehir bölgesinde yaşayanların sel tehdidi altında olduğunu açıkladı. 
Hatta nehir kenarında bulunan müstakil evler sel tehlikesinden korunmak için bahçe kapılarından itibaren kum torbalarıyla barikat kurmuşlar. 

İrlanda'nın 4. büyük şehrinden biri olan Galway'de yağıştan ötürü pek çok yol trafiğe kapanmış ve Mayo bölgesinde ise bir çok arazi sular altında kalmış. 
Zaten Otobanda giderken sağlı sollu arazilerin sular altında kaldığını ve sadece arazileri ayıran çitleri su yüzeyinde görmeniz mümkün.
Umarız bu yağmurlar çok ciddi felaketlere yol açmaz. 








Aşağıda ki video Clare bölgesinde geçtiğimiz Ocak ayında çekilmiş.




İrlanda'nın yerel kanallarından biri olan RTE ana haberde fırtınanın ne denli şiddetli olduğu ve verdiği hasarı görmek mümkün. Ayrıca safkan İrlanda aksanına dikkat ederek dinlemenizi tavsiye ederim :)